Skip to content Skip to footer

Artık Vakti Geldi

Kendi ışığımızın o pırıl pırıl halini iyice ortaya çıkarma zamanı; biz bunu isteyelim istemeyelim, kabuk sökülüyor, dökülüyor ve bu da beni çok heyecanlandırıyor.  

Kimilerimiz için bu gerçekten sakladığımız kişiliğimizdi, kimilerimiz için benliğimizin bir parçası, anlamak, bakmak istediğimiz enerjimizdi; belki bir parçanız, belki benliğinizin tümü, enerjiniz, belki de kimliğinizin bir parçası, her neyi koruma altına aldıysanız veya hangi bakım ve onarımdaydıysa, ne yeniden yapılanıyorduysa, artık onun ortaya pırıl pırıl dökülme vakti geldi.  

Her insanın kendisini ortaya koyma yolculuğu, ışığını verme niyeti beni çok heyecanlandırır; çünkü dünyanın hepimizin gerçek ışığına çok ihtiyacı var. Gerçek, otantik, özgün ve özgür halimize çok ihtiyacı var. Dünyanın ihtiyacı olduğu için yaratıldınızşu anki enerjilerin bizim gerçek enerjimize, gerçek benliğimize ihtiyacı olduğu için biz bu dünyaya geldik. 

Gördüğüm görsel ise bazen binalar, köprüler, hatta tarihi yapılar yenilenirken, yapım-bakım-onarıma alınırken yapı iskeleleri bina etrafına kurulur.

Yapı iskelesi bina yavaş yavaş dikilirken, yapılırken tutsun, korusun diye konur ve biz de iskeleden binanın nasıl meydana geldiğini görürüz. Veya onarım varsa, köprüleri onarmak için yapılıyorsa, onarım esnasında ustalar, işçiler çıkabilsin diye iskele kurulur. Eğer tarihi eserlerde olduğu gibi renovasyon için kurulduysa ne yapıldığını, nerede ne olduğu görülmesin diye örtülür.  

Yani aslında bir korumadır bu. Ulaşmak için kullanıldığı gibi koruma altına almak için de kullanılır, bu yapı iskelesi.  

Sizler zaman çizelgenizin her neresindeyseniz; belki onarım vardı, belki kalbinizi bir parça koruma altına aldınız ve kalbinizin şifalanması için etrafınızda bir yapı iskelesi vardı, belki çok tarihi, içerlerde gömülü, sizin de bildiğiniz ama bir türlü dışarı çıkarmaya cesaret edemediğiniz bir değeriniz vardı ve o değeri renove, restore ettiniz. Ve artık o değeri çıkarmaya, ortaya koymaya hazırsınız. 

Veya ulaşamadığınız benliğinizin henüz ulaşamadığınız bir bölümü vardı, içten içe biliyordunuz, çok yüksek bir yerdeydi, çok parlak ve kaliteli bir tarafınızdı, ulaşmaya ihtiyacınız vardı ve bu yüzden o yapı iskelesini kurdunuz. 

Her ne sebepten yapı iskelesi vardıysa, o artık sökülüyor. 

Şimdi bunu hissedin… 

Artık o bölümü daha fazla saklamak zorunda değilsiniz. Sürece yardım etmek üzere binanın etrafında, kimliğinizin etrafında bu koruma kalkanı vardı. Süresi doldu, çünkü artık siz kendi otantik has halinizle belirmeye hazırsınız. 

Bazı şeyler artık, eski. Belli bir şekilde yaşamak bitti. Çünkü kimliğinizin de enerjinizin de etrafınızdaki insanların da dünyanın da ne kadar çeşitli olduğunu gördünüz, çeşitliliği algıladınız ve bundan dolayı artık bireyselliğinizi daha çok ortaya koyma cesaretiniz var. 

Belirme konusunda ara ara kırılgan, gergin hissedip, ara ara çekimser olabilirsiniz, ayak sürüme halleriniz olabilir.  

Gerçekten ben şimdi üzerimden bu kabuğu çıkarıp atacağım, bu iskeleyi söküp binayı pırıl pırıl göstereceğim, bu vakit gerçekten mi geldi?” diyebilirsiniz. Ve destekleniyorsunuz, buna güvenin.  

Artık Yeni Dünya enerjileriyle çok uyumlu, daha yüksek bir gerçekten, daha yüksek bir benlikten yaşama vakti geldi. İşinizle alakalı olabilir, bir hobiyle, tutkularınızla, sosyal çevrenizle, para ve finansal hayatınızla, aileniz ve akrabalarınızla alakalı olabilir.  

Gerçekte kim olduğunuzun gerçeğinden, yüksek benliğinizden yaşama vakti geldi; çünkü ortalıkta  yepyeni bir özgüven enerjisi var, buram buram kokuyor, siz de koklayın, duyarsınız o kokuyu.  

Kendimize güvenip has, öz, özgün kendimiz olma vakti geldi. Çünkü yeni enerjiler sizinle tam bu noktada buluşacak. 

Zamana ihtiyacımız vardı; bu korumayla, bu yapı iskelesiyle de zaman içerisinde ve zamanla kendimiz olduk, kendimizi anladık, kendimizi yeniden keşfettik. Ve şimdi belirme vakti geldi. 

Bırakın; siz belirirken tüm dünyanın gözleri kamaşsın, izin verin. Sizin güzelliğinizle, sizin özelliğinizle hepimizin gözleri kamaşsın.  

Ve tüm bu anlattıklarım benim şu anda bahçemde vuku buluyor tekrar. Fiziksel anlamda bir binanın yeniden restorasyonunu ele aldım, Meditasyon Okulu binası bir yıldır belli bir şekilde duruyordu ve tam bitmek üzereydi, bittiğine inanıyordum. Ama dün bana dedi ki: “Aslında bu, koruma iskelesiydi. Şimdi kabuğumun çıkıp, gerçek halimle belirme vakti geldi”.  

Her zaman için Meditasyon Okulu binasını İç Anadolu’da çok uzun yılar kalıcı olacağını bilerek yaptım, benden daha büyük bir şey kendisi. O kadim bilgiyi bu topraklarda yeniden uyandırmak için, Toprak Anayla ve Tanrıçalarla herkesi dans ettirmek için kuruluyor.  

Kapadokya’ya geldiğimden bu yana çok fazla inşaat işiyle uğraştım. Ana binayı bitirmiştik ama 2 yıl sonra da inzivalarımızda veya eğitimlerimizde kullanacağımız bir teras ihtiyacı ve düşünceleriyle 2. katı çıkmıştık. Anlaşmak, derdimi anlatmak, konuyu anlatmak, düzgün çalışan insanlar bulmak, Türkiye’nin dört bir yanında ne kadar zor olduğunu biliyorum.  

Sonunda benimle çalışabilecek, binayı düzeltebilecek, bir parça benim gördüğümü, görselimi, vizyonumu anlayabilecek, tarihi binaların restorasyonunu üstlenmiş, bir insan karşıma çıktı. Bu dönem aynı zamanda otoritelerle de ilişkimize yeniden bakmamız gerekiyor. Dün birkaç şey aynı anda benim başıma geldi:

  • Karşımda bir otorite var, işini çok iyi bilen bir insan ve onu çok iyi dinlemem lazım.
  • Bu insanla çalıştığım için kendimi çok şanslı hissediyorum ve fakat kaybetme korkum var, zira esnek bir bütçem yok. Kaybetmemek adına da huyuna suyuna doğru gideyim diyorum.
  • Ancak benim de bir vizyonum var, gördüğüm bir şey var,  kendimden ve vizyonumdan çok ödün vermek istemiyorum.  
  • Meditasyon Okulu binası bana “bu bir korumaydı, bir bakımdı, bir yapı iskelesiydi ve iskele şu anda kabuk döküyor, şimdiye kadar böyle duruyordum ki kardan, yağmurdan, soğuktan ve çamurdan çok fazla zedelenmeyeyim” diye bir bilgi verdi. Yeniden inşaata girme sıkışıklığını hissediyorum.
  • Bu insanın önerilerini gittim gördüm ve içime sinmiyor. 
  • Ve ben işinde otorite olan, işini bilen ve kaybetmek istemediğim bir insana nasıl “içime sinmiyor ve istemiyorum” diyeceğim?

Ben bu şekilde istemiyorum”u söyleyebilmek her alanda farklı oluyormuş, onu gördüm. Bazen köşeye sıkıştığımıza inandığımız yerlerde, “aman kaybetmeyeyim” dediğimiz yerlerde de belirebiliyormuş. İşte bu bölümümü de ben artık saklamayacağım. Ve o yapı iskelesi benim benliğimin bu kısmında da bulunmayacak. 

Ve “ben bu şekilde istemiyorum” cümlesini, kaybetme korkusunu göze alarak bu insana söyleyeceğim derken, birden başka bir cesaret, başka bir özgüven, başka bir ışık belirdi içimden. 

Meditasyon Okulu binasının kendini korumaya almış yapı iskelesi sökülürken aynı zamanda, aynı anda benim de benliğimin bir parçası, kendimde sakladığım o gücün üzerindeki kabuk da sökülmeye başladı. 

Sizlere bunu anlatıyorum; çünkü hayatlarınızda bazı şeyleri aynı anda yaşıyor olabilirsiniz. Bu mesleki hayatınızda olabilir, bir hobinizde aynı anda tutkuyla mesleki hayatınızı birleştirirken olabilir, nerede ne zaman neyi birleştirecek belli değil. Sosyal çevreniz olabilir, yapı iskelesinin sökülmesi belki de bazı insanların sıyrılıp, kopup gitmesi demek olabilir. Enerjetik olabilir, fiziksel olabilir, ikisi aynı anda olabilir. 

Bu örneğimle kendinizde neyin aynı anda hayatlarınızdan sökülüp gittiğine bakın. Ve farkında olun; büyümek için oluyor, ışığınız bizim gözlerimizi kamaştırsın diye oluyor, bunu hatırlayın. 

Şimdi meditasyonumuza geçebiliriz artık.

Güzel ve derin nefeslerle enerjiyi sol beyinden sağ beyine doğru alın.

Bu işlemi yaparken kalbinize doğru gelin. 

Kalplerde buluştuysak eğer, şöyle bir görselle çalışalım: 

Şahane, muhteşem bir tarihi eseri, o sizin için her neyse, gözlerinizin önüne getirin, etrafında koruma iskelesi olsun, hatta öyle korunaklı olsun ki, bizler göremeyelim, örtüleri de olsun… 

Restorasyonunun tamamlandığına inanalım artık o binanın, eski halinin yenilenmiş enerjilerle tertemiz pırıl pırıl göz kamaştırıcı güzelliğiyle, bakan gören herkesi hayranlığa düşürecek şekliyle belirmeye hazır olduğuna inanalım.

Ve şimdi yavaş yavaş iskele o tarihi eserin etrafından sökülmeye başlasın. 

Belki işçiler gelip söküyor, belki kendiliğinden sökülüyor… 

Önce etraftaki yapı iskelesi sökülmeye başlasın. Ve bu sökülme esnasında siz de kendi içinizden hissedin, artık sizin de etrafınızdaki yapı iskelesi sökülüyor. Siz de bu tarihi eserle, bu tarihi binayla beraber belirmeye hazır oluyorsunuz…  

Siz de tıpkı bu tarihi eser gibi, her halinizle otantik halinizle, en üst gerçeğinizle, benliğinizin en parlak haliyle belirmeye başlıyorsunuz. 

Ve bu eserin üzerinden örtü yavaş yavaş kalkmaya başlayınca, sizin de üzerinizden bırakın yılların örtüsü, yorgunluğu, kapanmış halleri çekilmeye başlasın… 

Ve her neyse bu tarihi eser, onun karşısında, siz de en otantik, en yüksek kalitedeki benliğinizle karşı karşıya kalın bir süre.  

Birbirinize kendi güzelliğinizi, içinizdeki derinlerde yatan tarihler boyu getirdiğiniz güzelliğinizin yenilenmiş haliyle, bu tarihi eserle, binayla karşı karşıya olun.

Ve birbirinize, birbirinizin güzelliğini gösterin… 

… 

Yavaş yavaş vizyonu, görseli, bırakmaya başlayın.

Her nereye süzüldüyseniz An’a gelin.

Hislerimize ve sezgilerimize güvenme zamanlarındayız, burada yepyeni bir cesaret var. 

Yeni Dünya enerjileri biz hislerimize ve sezgilerimize güvendikçe bizimle burada orta yerde buluşacak. 

Az önce anlattığım kendi hikayemdeki gibi, böyle bir müteahhiti ve böyle bir çalışmayı karşılayacak esnek bir bütçem yok diye vizyonumdan ödün vermedim

İçimde doğru bildiğimden, hissettiğimden kısmadım ve hep sizlere de daha önce önerdiğim olumlamayı, cümleyi hatırlatıyorum ve tekrar ediyorum: 

Nasıl olacak bilmiyorum, ama içimdeki hislere güveniyorum; çünkü biliyorum ki evren tarafından destekleniyorum.”

Ve Yeni Dünya’nın enerjileri bu cümleyi “bilmiyorum ama güveniyorum” tekrar ettikçe de benimle. 

 Sizleri çok seviyorum, 

Işığınızı da bize göstermeye hazır olun. 

Önümüzdeki ilkbahar ve sonbahar dönemi arasında daha önce hiç deneyimlemediğimiz ve tanık olmadığımız olaylar olurken, çaresizlik hissi ile baş etmek ve Dünyanın geçeceği bu kritik döneme hazırlanmak için bu ortaya çıkan içsel gücünüze çok ihtiyacınız olacak. 

Yepyeni ve bambaşka bu içsel gücünüzden destek almak, önümüzdeki 8 aya hazırlanmak için 04/04 Enerji Portalı Atölyesi & Meditasyonu’na katılmanızı öneririz. Atölyemize katılmak için ihtiyacınız olan tüm detaylara MO Store’dan ulaşabilirsiniz. 

 

Kaynak: Meditasyon Okulu’nun podcast kanalı MOTALKS’un 14 Haziran 2021 MOTALKS 52. Sabah Meditasyonu: Yeniden Var Olma Cesareti adlı  yayınından derlenmiştir.