Skip to content Skip to footer

Çakralara Dair Basit, Pratik ve Efektif Bir Kılavuz

Birinci çakramız olan kök çakra, omurganın bitiminde, kuyruk sokumunda yer alır. Kundalini enerjisini taşıyan bu çakra, yaşamın kaynağıdır. Sağlıklı bir kök çakra, köklenerek toprak anayla bağ kurmamızı, bu sayede esen rüzgarlardan ve fırtınalardan merkezimizi kaybetmeden çıkmamızı; dünya dediğimiz bu gezegende emin adımlarla yürümemizi sağlar. Fiziksel dünya ile bağlantı ve kendini güvende hissetme ile doğrudan ilişkilidir. Kök çakradaki dengesizlik anksiyete ve korku olarak kendini gösterebilir. Diğer çakralara geçmeden önce, mutlaka kök çakrayı dengelemek gerekir. 

Kök çakrayı harekete geçirecek ve temizleyecek ses “LAM”. 20 dakika boyunca LAM sesini tekrarlayarak, kök çakranızdaki tıkanıkları temizlemeye ve merkezinizi bulmaya niyet edin. Ayrıca, Bütüne Yolculuk serimizin 1. Durağı Kırmızı videomuzdaki meditasyonu pratik edebilirsiniz.

İkinci çakra göbek deliğimizin birkaç parmak aşağısında, üreme organlarımızın bulunduğu bölgededir. Kendisini turuncu renkle ve re notasıyla ifade eder. Bu alan bizim çiçek açtığımız, hazzı paylaştığımız, hayatın tadını ve keyfini çıkardığımız, yaşam enerjimizi taşıdığımız yerdir. Şeytan tüyümüz bu alanda saklıdır. Çoğu inanışa göre bağırsaklarımız ve kadınların rahmi burada olduğu için ikinci çakramız aynı zamanda ikinci beynimizdir. Elementi sudur. Yani esnekliği, bütünleşmeyi, yumuşaklığı, arınmayı öğretir bize. Kısacası ikinci çakramız bize hayatın tadını ve duygusunu hissettirir.

İkinci çakranızın su damlalarıyla temizlendiğini, arındığını ve dengelendiğini imgeleyebilir ya da Bütüne Yolculuk serimizin 2. Durağı Turuncu videomuzdaki meditasyonu pratik edebilirsiniz.

Üçüncü çakramız göbek deliğimiz ile göğüs kemiğimiz arasında yer alır. Kendi topraklarımızın güneşi, bu çakradan doğar. Ateş elementinin, içimizdeki gücün temsilcisidir. Endokrin sistemde pankreas ile ilişkilendirilir. Fiziksel düzeyde vücut metabolizması ve sindirim işlevleriyle ilgilenir.

Dengeli bir üçüncü çakra istediğini ortaya koymak, netlik, planlama kabiliyeti, güvenilirlik, sorumluluk sahibi olma, sınırlarını sağlıklı çizebilmek olarak kendini gösterir. Az çalışması sonucunda isteksizlik, plan yapamama, kendine güvensizlik durumları ortaya çıkar. Kendimizi içimize kapanmış hissederiz. Gereğinden fazla çalıştığında ise agresyon, üstünlük, güç için manipülasyon gibi özellikler bizi bir ateş gibi sarar.

Üçünü çakrayı RAM sesi ile dengeleyebiliriz. 20 dakika boyunca RAM mantrasını tekrarlayarak içinizdeki hayat ateşinizi tıkayan engelleri temizleyebilir veya sizi içten içe yakan yoğun alevi dengeleyebilirsiniz. Ayrıca, Bütüne Yolculuk serimizin 3. Durağı Sarı videomuzdaki meditasyonu pratik edebilirsiniz.

Kalp kalbe karşıdır. Kalbimiz neyse, dünya da öyledir. Dördüncü çakra, Kalp çakramızdır. Tüm çakra sisteminin ortasında olduğu gibi, bedenimizde de göğüsümüzün tam ortasında yer alır. Kalbimiz, akciğerlerimiz, timus bezimiz bu çakrayla ilişkilidir. Rengi çoğunlukla yeşil olarak tanımlanır.

Kalp çakrası bedenimizdeki sevgi merkezidir. Kendimizden başlayarak, dünyadaki güzelliği ve sevgiyi açık bir kalp çakrası ile deneyimler ve yayarız. Hiçbir ayrım olmadan, tüm canlıları şefkat, neşe ve barış içinde kucaklamanın yolu sağlıklı bir kalp çakrasıyla mümkündür. Buradan yayılan şifa, korkuyu sevgiye dönüştüren büyük bir güce sahiptir. Ve bu güç, her birimizin içindedir. Kalp çakramızı açmak, genişletmek için ellerimizi kalbimizin üzerinde birleştirerek, kendi ritmimizde ve dilediğimiz kadar derin nefesler alıyoruz. Ayrıca, Bütüne Yolculuk serimizin 4. Durağı Yeşil videomuzdaki meditasyonu pratik edebilirsiniz.

Boğazın ön kısmında yer alan 5. çakramız Boğaz çakrasıdır ve akışın bölgesidir. Tıpkı denizleri birbirine bağlayan boğazlar gibi, zihnimizle kalbimizi birbirine bağlar. Sağlıklı-akışkan bir boğaz çakrası hayata karşı doyumlu, düşünce-duygu ve cümlelerimizde uyumlu olmamızı sağlar. Özümüzle sözümüzü bir kılar.

Dengesiz bir boğaz çakrası kendini tam manasıyla ifade edememe, sıkışmış hissetme, ifade edilemeyen duygulara takılıp kalma, fazla konuşma gibi belirtiler gösterebilir. Hayatımızdaki bolluk ve bereketin kesildiğini hissedebiliriz. Ayrıca bu çakra kendimizi ve duygularımızı ifade etmeyle ilişkili olduğundan, duyguları ifade edememenin rahatsızlığıyla başa çıkmak için en ilkel rahatlama şekli olan yemek yemeye döneriz. Hayattan alınamayan zevki tatlılarda, bastırılan öfkeyi karbonhidratlarda aramak çoğu zaman tesadüf değildir.

Kendi sesimizi bulmak ve onu doğru ifade edebilmek açık, akışkan bir boğaz çakrasıyla mümkündür. 

Rengi mavi ve sesi HAM olan bu çakrayı dengelemek için her gün ‘’So ham’’ mantrasıyla meditasyon yapabilirsiniz. Ayrıca, Bütüne Yolculuk serimizin 5. Durağı Mavi videomuzdaki meditasyonu pratik edebilirsiniz.

Yıldızlardan geldik, topraktan çıktık, yıldız tozlarıyız. Üçüncü göz çakrası iki gözümüzün ortasının biraz üzerinde, Hintli kadınların alınlarında işaretledikleri bölgede yer alır. Rengi gece mavisi diye de bilinen indigodur. Duru görüş yeteneğimiz, ileriyi görme kabiliyetimiz, zihin açıklığımız, sezgilerimiz ve ilham perilerimiz üçüncü göz çakrasının alanlarıdır. “Visionary” diye tabir edilen, zamanının ötesini görüp, ifade edebilenlerde yani öncülerde, özelde sanatçılarda, şifacılarda, dj’lerde, şairlerde, mucitlerde, devrim yapabilen, toplumsal normların ötesine geçebilen, çığır açabilenlerde açıklığı malumdur. Alt çakraları daha yoğun çalışırken üçüncü gözü ihmal edenlerde ilhamsızlık, manasızlık, boşluk, yaratıcı fikir ve proje üretme sıkıntısı olur. Üçüncü gözü yoğun çalışıp alt çakraları ihmal edenlerde ise projelerin sonunu getirememe, ortaya çıkamama sorunları yaşanabilir. Yaratıcı kişilerin başına çok gelen fikirlerinin, projelerinin, ilhamlarının başkaları tarafından sahiplenilişi bu tür dengesizliklerin sonucudur. Üçüncü gözü açarken topraklanmak, topraklanırken de yüksekliğimizi ihmal etmemek bu yüzden önemlidir. 3. Gözünüzü dengelemek niyetiyle Bütüne Yolculuk serimizin 6. Durağı Lacivert videomuzdaki meditasyonu pratik edebilirsiniz.

7. Çakra olan Taç çakramız, evrenin gizemini ve tüm varoluşu içimize aldığımız bölgedir. Uykuyu düzenleyen ve beynin yaşlanmasını engelleyen melatonin hormonunu üreten epifiz bezi tam burada yer alır. Işığa duyarlı epifiz bezi, bir nevi yol göstericimizdir. İçimizdeki bilgeyi uyandırdığımız bu alan, bize kutsallığımızı hatırlatır. 

Başınızın tepesine doğru aldığınız derin, yumuşak nefeslerle aşağıdaki olumlamaları tekrar edebilirsiniz.

“Ben mucizeyim, tüm mucizeler benim,

toprağın bereketi ben,

sudaki hayat ben,

havanın oksijeni ben,

ateşin alevi ben,

boşluktaki ilham ben.

Ben mucizeyim, tüm mucizeler benim.”

Ayrıca, bu çakradaki tıkanıklıkları açmak ve dengelemek niyetiyle Bütüne Yolculuk serimizin 7. Durağı Eflatun videomuzdaki meditasyonu pratik edebilirsiniz.

Çakralar hakkındaki bu basit, pratik ve bir o kadar da efektif kılavuzun yarattığı farkındalığın ve meditatif çalışmaların ardından, dengelendiğinizi, enerji alanınızın genişlediğini, temizlendiğini; ışığınızın parladığını ve yayıldığını hissedin. Ve 5-10 dk sessizliğinizde kalarak temizlenmiş ve dengelenmiş enerjinizin keyfini çıkarın.

Dengelenmek, arınmak ve huzurun kaynağına ulaşmak için ayrıca Zirvedeki Bilgelik Meditasyonlarını pratik edebilirsiniz. Negatif duygu ve toksik yüklerinizden arınarak, sonsuz potansiyelinize ulaşmak için özel olarak yaratılmış ve bir ömür boyu uygulayabileceğiniz meditasyon ikilisine MO Store’dan ulaşabilirsiniz.

Yazar: Ezgi Sorman