Derin, güzel birkaç nefesle ana ve buraya doğru gelin.
Nefesinizi alırken güçlenmeyi ve canlanmayı, merkezinize yerleşmeyi hissedin.
Bu daha sonra stres yaşadığınızda. nefesinizle merkezinize gelmeyi hatırlamak çok değerli ve faydalı olacak.
Birkaç derin, güzel nefes…
Buradayım, sağlıklıyım, canlıyım ve merkezimdeyim.
Bu düşüncelerle buradayım.
Sağlıklıyım, canlıyım ve merkezimdeyim.
Birkaç derin nefes…
Ve şimdi kendinize merkeze gelmenin ne demek olduğunu yaşatın.
“Acaba merkeze gelmek ne demek? Merkezimdeyim ne demek?”
Onu hissetmeye başlayın.
Ve merkezimizden kaydığımız zaman ne oluyor? Merkezimizde olduğumuz zaman ne oluyor?
Güzel, derin, anlamlı bir nefes daha alıp, verin.
Ve şimdi kendinize şu soruyu sorun:
“Ben kim olmak istiyorum?
Nasıl bir insan olmak istiyorum? “
Ve izin verin cevaplar aksın.
Belki idolleriniz vardır, onları hatırlayabilirsiniz.
Bu çalışmayı ilk yaptığımda, farkında olmadığım idollerim, kendime rol model seçtiğim ama farkında dahi olmadığım insanları hatırlamıştım.
Ben kim olmak istiyorum?
Ve bunlar bulunduktan sonra geleceğe doğru birkaç adım atalım.
Bir sıçrama yapalım.
3 yıl, 5 yıl…
Olmak istediğiniz kendinizin orada durduğunu hissedin veya görün.
Gördüğünüzde veya hissettiğinizde kendinize selam verin.
O, gelecekteki kendiniz ve destek vermek için orada duruyor.
Ne zaman ihtiyacınız olursa ondan destek alabilirsiniz.
Ne halde, ne alemde gelecekteki kendiniz?
Nasıl giyinmiş mesela?
Hangi duygular içerisinde?
Nasıl bir hayatı var?
Son 5 yıl neler deneyimlemiş? Neler yaratmış, neler sunmuş insanlığa?
Kendisinin başından neler gelmiş geçmiş?
Bu insanın ne gibi tecrübeleri var?
Nasıl bir hayatı var şu anda?
Görün, hissedin tüm bunları.
Ve bunları daha sonra yazmak isterseniz de bir kenara not alabilirsiniz.
Gelecekteki kendiniz bir yerde, bir şekilde, paralel evrende, gelecekte bir zamanda yaşıyor.
Ve aslında şu Anda da onu var ediyoruz.
Şimdi en önemli kısma geleceğiz.
Gelecekteki kendiniz, şimdiki kendinize bir şey söylemek istiyor mu?
Size bir mesajı var mı?
Kapatın gözlerinizi, bağınızı kurun. Wifi’nız güçlü olsun.
“Bana şu an vermek istediğin bir öğüt var mı? Bir mesaj var mı?” diye sorun, kendisine.
Eğer mesajını alabildiyseniz bir kenara yazın ki, unutmayın.
Alamadıysanız, hiç önemli değil. Bu bir başlangıç olsun.
Diyaloğu başlattığınız bir An olsun.
Ve bu çalışmayı yapın.
Bu basit çalışma neden önemli?
Şu andan başlayarak, “Ben ne olmak istiyorum”dan çıkıp, odağınızı “Kim olmak istiyorum” a doğru çevirerek gelecekteki kendinizi yaratıyorsunuz.
Her şey şu Anda gelişiyor.
Tüm varoluş şu Anda var oluyor.
Aslında geçmiş ve gelecek yok.
Şu Anda neye dikkatimizi veriyorsak, şu Anda neyi yaratıyorsak, bir sonraki Anda onu yaşayacağız.
Tüm olay, pozitif düşüncenin ne olduğunu doğru düzgün anlamaktan geçiyor.
Pozitif düşünce pollyannacılık oynamak değildir.
“Elimde bir sürü çileğim olsun istiyorum, ama hayat bana limonlar verdi; ama bunlar limon değil; bunlar çilek” demek de pozitif düşünmek değildir.
Pozitif düşünce olanı olduğu gibi görüp, onunla ne yapacağını bulabilmektir.
Hep kullanılan bir cümle vardır:
Hayat sana limon verdiyse, limonata yap.
Hayat sana limon verdiyse, “bunlar limon değil” deyip onu çevirmeye, görmezden gelmeye çalışma.
Olanı olduğu gibi görmek ve “Vardır bir bildiği” diyebilmek…
Pozitif düşünce budur.
Wifi’ım belki kuvvetli değildi. Belki ad converter’ımı kullanmayı, algoritmanın nasıl çalıştığını unuttum, çilek isterken belki de limon bahçelerinde dolanıyordum.
Pozitif düşünce “Şimdi ben bu limonlarla ne yapabilirim?” diye düşünebilmektir.
Daha sonra da, çilek istediğiniz zaman daha fazla çileklerin içerisinde vakit geçirmeniz gerektiğini, odağınızı çileklere vermeniz gerektiğini zaten öğrenirsiniz.
Yukarıda yaptığımız gelecekteki kendimle tanışma çok basit ve fakat derin bir çalışma.
Şu anda geleceği yaratıyoruz.
Ve gelecekteki kendim yaratıldıktan, onu kanlı canlı gördükten, hissettikten sonra da mesajını alıyoruz.
Herhangi bir sıkıntıya girdiğinizde, herhangi bir konuda başvuruya ihtiyacınız olduğunda o kişi biliyor artık.
Gelecekteki siz, şu anda geçmekte olduğunuz yollardan geçti ve yürüdü.
Ve en doğruyu size artık o verecek.
Gelecekteki kendimden derslerimi almam manipülasyona uğramamanın, merkezimizde kalmanın en doğru yolu.
En doğru cevabı gelecekteki kendinizden alacaksınız. Lütfen bunu hatırlayın.
Umarım bu çalışma sürdürülebilir olur, bir ömür sizinle gelir, buradan bir cümle hayatınızı yönlendirir, şekillendirir, destek katar.
Kaybolduğunuz zamanlarda veya desteğe ihtiyacınız olduğu zamanlarda tutunacak bir dal olur.
Ömrünüz bereketli, yolunuz açık, bol ışıklı olsun.
Gelecekteki kendinizle güçlü bir bağ kurarak, hayallerinizdeki hayatı yaratmak için anlamlı bir adım atmak isterseniz meditasyonu düzenli pratik haline getirin. Meditasyonu tüm yönleriyle içselleştireceğiniz Okulumuzun imza eğitimi olan; Meditasyon 360 Programı‘nın yanında meditasyonda derinleşmek için Meditasyon Eğitmenliği Eğitimi‘ne ve bu eğitimi de kapsayan, aile diziminin de öğretileceği Aile Dizimi & Meditasyon Eğitmenliği Eğitimi‘ne katılmanızı öneririz.
Bu özel eğitimlerimiz hakkında detaylı bilgilendirme için bize info@meditasyonokulu.com adresinden ulaşabilirsiniz.
Kaynak: 10 Nisan 2021 Ege Üniversitesi IEEE Ege Women in Engineering Affinity Group ev sahipliğinde “İş Hayatında Kelebek Etkisi” etkinliğinden derlenmiştir.