Skip to content Skip to footer

Lavanta Işıklarıyla Arınma Meditasyonu

Meditasyonumuza başlamak üzere, önce bedeninizi rahatlatmaya başlayın.

Nefeslerinizle omurganızdaki enerji akışını desteklemek üzere sırtınızı rahatlatın.

Nefesinizin esintisinin tüm bedeninize yayıldığını ve bedeninizi ferahlattığını hissedin.

Yavaş yavaş kafa tasınıza doğru odaklanın. 

Şimdi güzel ve derin nefeslerle odağınızı zihninizin sağ tarafından soluna doğru yönlendirin.

Sonra da enerjiniz düşünmekten olmaya doğru, kalplere doğru akmaya başlasın.

Algılarınız açık bir şekilde, aktiflikten içeriye, dinginliğe doğru geçsin.

 

Şimdi, lavanta ışıklarını imgelemeye veya hissetmeye başlayın.

Lavantaları, lavanta kokusunu, lavanta ışıklarını, lavanta renklerini hayal edin. 

Öncelikle hem size ait hem geçmişinize ve atalarınıza, ailenize hem de topluma ait tüm korkuları, karanlığı lavantanın ışıkları temizlemeye başlasın, arındırsın.

Işığın, bu karanlığı lavanta rengine dönüştürmesine izin verin.

Lavantaların kokusu kalbinizi şifalandırmaya başlasın.

Lavantaların görseli zihninizi netleştirmeye başlasın.

Kalbiniz lavanta kokusuyla hafiflesin, zihniniz lavantaların görseliyle netleşsin.

 

Enerjiniz, duygu bedeniniz veya acı bedeniniz – en çok hangisi aktif ise şu anda – lavanta ışıklarıyla temizlensin ve arınsın.

Bu arınmayla yavaş yavaş, hafifleyerek yükselmeye başladığınızı hissedin.

Tüm yüklerinizi, ağırlıklarınızı  olduğu yere bırakın.

Ve şimdi hafifleyerek yükselin.  

 

Hafif bir kalp gitmesi gereken yöne doğru kanatlanıp, uçuyor.

Tertemiz, berrak, net bir zihin aradan çekiliyor ki; kalp gitmek istediği yere uçabilsin. 

Zihnin muhakemesi şimdi kuvvetli deneyimleri, kendisini, başkalarını, olanları iyi-kötü, doğru-yanlış diye ikiye ayırmayı bırakıyor.

Zihin artık tezatın da değerinin farkında.  

Zihin kendi muhakeme yeteneğine güveniyor. 

Ve zihin kalbinize eşlik ediyor ki, Ruhunuz gitmek istediği yere doğru kolaylıkla gidebilsin.  

Arınmış ve temizlenmiş duygu-acı bedeniyle de daha parlak bir gelecek yaratıyor. 

Ve artık pırıl pırıl, bekleyen gelecekteki kendisiyle, buluşmaya hazırsınız.

Şimdi bu hislerle bir iki dakika sessizliğinizde kalın.

… 

Yumuşak nefeslerle An’a doğru tekrar gelin.

Lavantaları da beraberinizde alana getirin.

Şimdi kendinize şu değerli soruyu sorun:  

“Ben hayatımı korku temelli mi yoksa sezgi temelli mi yaratıyorum?”

Ve bu soruyla şimdi bir müddet daha sessizliğinizde kalın.

… 

Her neredeyseniz şimdi, yavaş yavaş nefesinize ve somut, fiziksel bedeninize doğru gelin.

Nefesleriniz derinleşsin, yavaş yavaş bedeninizi kıpırdatmaya başlayabilirsiniz. 

Sezgisel yaşam; en şifalı, en sağlıklı, bolluk bereketi ve enerjisi zirvedeki yaşam. Kıyaslar, yargılar artık işe yaramıyor ve hiç olmadığı kadar sezgilere güvenmeniz gerekiyor.  

Her geçen an sezgilerinizin biraz daha güçlendiğini hissederek, gününüzü sezgilerinizin rehberliğinde geçirmeye hazır bir şekilde meditatif alanınızı kapatabilirsiniz.

Sizi çok seviyorum.

Acı-duygu bedenindeki yüklü ve toksik duyguları arındırıp, akıtabildiğimiz oranda hafif bir kalple sezgilerimizi duyabiliriz. 

Sezgilerimizin rehberliğinde yaptığımız seçimlerle de her anlamda zengin ve ilham dolu bir hayat, sezgisel bir yaşam yaratabiliriz.

Bu nedenle toksik ve yüklü duyguları arındırmak bu yaşamın anahtarı niteliğinde. Ömür boyu kendi başınıza pratik edebileceğiniz bir Arınma Meditasyonu’nu da içeren ve kalbinize diken gibi batan, sizi acıtan duygular üzerinde derinlemesine çalışabileceğiniz Toksik Duygulardan Arınma Atölyesi ve Meditasyonu’nu öneriyoruz. Çalışmamızı incelemek ve edinmek için tıklayın.

İlgili tüm yayın akışına buradan ulaşabilirsiniz.

 

Kaynak: Ezgi Sorman